Kendimi Şöyle Bir Tavaf

halit berk bulakoğlu'na

söneduran bir kandilin altında babam
kucağında kızıl kitaplar ve çukurova radyosu
yaldızlı komün düşleriyle dimağında
gençti
tanımazdı beni, bilmezdi
buydu ilk öznesi sevginin
buydu vaktiyle bileylenmiş her bıçağın
insan soyuna girdiği

şimdi patlatsa şahdamarımı
vaktiyle bileylenmiş bir bıçak
babam hemen gökyüzüne bakacaktır
hangi koçu indirecek diye ya Rab.

…bütün bu serencam gibi
ne çok yalvardık açık semâlar altında
biz bu cengin cengâverleri değiliz
acemiyiz hıncahınç akan bir nehir olmaya
bir basübadelmevttir her taşkınımız
yalnızca her şey değişmektedir diye uyuyup

uyanırız değişen her şeyin sasıyan koynunda.

buyuz, bundanız, işte netice
ölüm ayakkabılarımdan taşıp duruyor
korkuyorum alçakların aynaya bakışından
uğunup duruyorum.

buyuz biz, bundanız, budur netice!
ne zaman anladık ki yağmur
yerdeki suyla kavuşmaz
yalnız ıslatır onu hızla çoğalmak için
o zaman anladık, bu balta
en yumuşak putları dâhi kırmaz.

Ahmet Hazar Ertaç
4/20